10 Eylül 2013 Salı

Ders verdiğim türbanlı kızla harika hikayem

Merhaba, ben Emre. Şu anda 27 yaşındayım. 1.86 boyunda, mavi gözlü, 
buğday tenli ve atletik vücutlu biriyim. Yakışıklı olduğum çevrem 
tarafından hep söylenir. Aslen Sivaslıyım, ama Liseyi bitirip, 
İstanbul’daki bir Üniversite’yi kazanınca, mecburen İstanbul’a 
gitmek zorunda kaldım. İstanbul’da dayım vardı. Öğrenci yurdunda 
kalacağımı söylediğimde, dayım, “Oğlum ne işin var yurtta, kal işte 
bizde, burası senin evin!” dedi. Ben rahat edemeyeceğimi 
söylediğimde, “Ozaman sana bir daire kiralayalım, tüm masraflarını 
da ben üstleneceğim!” dedi. Dayım İstanbul’a ilk geldiğinde aldığı 
arsaların prim yapmasından dolayı büyük paralar vurmuştu. Ben okula 
kayıtla falan uğraşırken, dayım bir daire kiralamış, dayayıp 
döşemişti bile. Evde ihtiyacım olan herşey vardı. Evin 
anahtarlarıyla birlikte 400 Lira da para sıkıştırdı elime, “Lazım 
olur!” dedi.
Sağolsun dayımın tüm giderlerimi karşılaması sayesinde, kendimi 
derslere vermiştim. Karıya kıza takılmadan ve 4 sene ineklemenin 
sonunda başarılı bir şekilde Üniversiteyi bitirdim. Ama piyasadaki 
iş sıkıntısı yüzünden sağlam bir işe giremiyordum. İstediğim 
şirketler beni kabul etmiyor, ya da komik maaşlar öneriyordu ve 
benim o maaşla geçinmem imkansızdı. Dayım halen harçlığımı bol bol 
verdiğinden, iyi bir iş bulana kadar aramaya devam ediyordum. Tabi 
bu süreçte, evde eskisinden fazla takılmaya başlamıştım ve 
dolayısıyla komşularımla da biraz tanışmıştım.
Binada oturanların hepsi varlıklı insanlardı. Komşularımdan Aynur 
abla, 30’lu yaşlarda ve çok bakımlı bir kadındı. Aynur ablanın 
kocası Halit abi ise 50’li yaşlardaydı ve gerçekten çok zengin bir 
adamdı, bir o kadar da babacandı. Bunların bir kızı vardı, Burcu, 17 
yaşında Liseli bir çıtırdı. Burcu, siyah saçlı, beyaz tenli, yaşına 
göre dolgun göğüsleri ve kalçaları olan harika bir kızdı. Rahat 
yetiştiği hemen belli oluyordu, hep açık kıyafetler giyer, annesi 
veya babası giyim yönünden onu kısıtlamazdı. Burcu’nın o insanı 
çıldırtan götüne bitiyordum resmen.
Cuma akşamıydı, evde oturmuş bira içiyordum. Kapım çalındı. Kapıyı 
açtığımda, karşımda, şıklığıyla binadaki tüm kadınlara taş çıkartan 
Aynur abla ve kızı Burcu duruyordu. Aynur abla, “Nasılsın Emre? 
Müsaitsen biraz konuşabilirmiyiz?” dedi. Hemen içeriye davet ettim. 
Oturunca, “Senden bir ricam var Emre, Burcu da senin bitirdiğin 
bölümü istiyor ve seneye sınava girecek. Onu çalıştırırmısın?” dedi. 
Ben hiç düşünmeden, “Tabii ki çalıştırırım Aynur abla!” dedim ve 
hangi günler müsait olduklarını sordum. Aynur abla, “Cumartesi ve 
Pazar günleri, saat 11:00’den sonra çalıştırırsın!” dedi. Biz 
konuşurken, Burcu’nın telefonuna bir mesaj geldi ve izin isteyerek 
kalktı gitti. Aynur abla, “Gitmesi iyi oldu, seninle ders ücretini 
konuşacaktım, Burcu’nın parasal konuları duymasını istemiyorum!” 
dedi. Ben, “Ne ücreti efendim, ücret falan istemem, hatırınız yeter, 
komşuyuz!” dedim.
Aynur abla, “İstemeyeceğini biliyorum, ama sende hatırım varsa 
ücretini alırsın. Haftalık 500 Lira uygun mu?” dedi. “Gerçekten 
ücret istemiyorum, hem o para çok çok fazla!” dedim. Ama Aynur abla, 
“İtiraz istemiyorum!” dedi ve kalktı, giderken de extradan 300 Lira 
bıraktı, “Bu da şimdiden sana teşekkür ücretimiz olsun!” diyerek 
gitti. Benim bu paranın hakkını vermem için kendimi iyi yormam 
gerekecekti. Yarınki ilk dersimde zinde olmak için, bira içmeyi 
bırakarak, saat gece 22:00’ye gelmeden yattım.
Cumartesi sabahı erkenden kalktım, duşumu aldım, traşımı oldum, en 
güzel kıyafetlerimi giyindim, parfümümü sıktım ve iyi bir kahvaltı 
yaptım. Ne de olsa ilk öğretmenliğime başlayacaktım. Saat tam 
11:00’de karşı dairede oturan Aynur ablaların ziline bastım. Kapıyı 
bana Aynur abla açtı, “Hoşgeldin Emreciğim, geç, Burcu içerde, 
odasında!” dedi. Kapısını tıklatıp içeriye girince Burcu’yı gördüm, 
altına kısa bir etek, üstüne de yeşil bir tişört giymişti. 
“Hoşgeldin!” diyerek ayağa kalktı, tokalaşmak için elini uzattı. 
Yanaklardan öpüşürken parfümü beni tahrik etmişti. Dün annesiyle 
bana geldiklerinde gayet soğuk ve resmi davranan Burcu’nın, şimdiki 
bu samimiyetine hem şaşırmıştım, hemde sevinmiştim doğrusu. 
Annesinin babasının yanındayken uslu kız çocuğunu oynuyordu bu 
Burcu!
Derse hemen başladık. Aynur abla da sürekli bize çay, bisküvi falan 
getiriyordu. Annesi odaya girdiğinde Burcu hemen ciddileşiyor, 
annesi odadan çıkınca ise saçıyla başıyla oynuyor, gözlerimin içine 
bakarak dudaklarını ıslatıyordu. 2 saat kadar çalıştıktan sonra 
dersi bitirdim ve “Bugün bu kadar yeter, yarın yine aynı saatte 
gelirim ve bu konuyu bitiririz, sana ödev veririm, öbür haftaya da 
kontrol ederim!” dedim ve kalktım. “Tamam!” diyerek yine tokalaştı 
ve yanaktan öpüştük. Odasından çıktığımda, Aynur abla sordu, “Nasıl, 
kapacak mı birşeyler?” diye. Ben de, “Gerçekten zeki bir kız, 
kendini biraz daha verirse istediği bölüme girer!” dedim ve 
vedalaşıp ayrıldım ordan. Eve gittiğimde Burcu’yın o götünü 
düşünerek 2 posta 31 çektim ve yarım kalan uykuma devam ettim.
Pazar günü yine saat 11:00’de gittim. Bu sefer kapıyı bana Burcu 
açtı ve hiç tokalaşmadan, yanaktan öpüşmeden, “Gel Emre abi, biz de 
kahvaltıdaydık!” dedi. İçeriye girip, Halit amcaya, “Kahvaltınızda 
rahatsız etmek istemezdim, olmazsa gideyim, birazdan gelirim…” 
dedim. Ama Halit amca ayağa kalkıp, “Gel otur oğlum, kahvaltı yap 
bizimle! Zaten birşeyler konuşacağım senle!” dedi ve zorla oturttu.
Burcu bana da tabak koyarken, evde kahvaltı yaptığımı, sadece bir 
bardak çay içebileceğimi söyledim. Burcu’ya kaçamak bakışlarla 
bakıyordum. Yine kısacık bir etek giymişti, gerçi kalçalarını tümden 
kapatıyordu, ama yine de tahrik ediciydi. Burcu’ya bakarken annesine 
babasına yakalanmamak için, bakışlarımı mutfaktaki eşyalara 
yönlendirmiştim. Halit amca söze girdi, “Emreciğim, biliyorsun benim 
Almanya’da bir şirketim var. Yakında Almanya’ya gitmem gerekiyor. 
Sen saygılı ve güvenilir birisin, Aynur ablan ve Burcu sana emanet, 
ben yokken göz kulak ol onlara, tamam mı?” dedi. “Tamam Halit amca, 
merak etme sen!” dedim. Burcu’nın kahvaltısı bitince, derse başlamak 
için odasına geçtik.
Derse başladık, ama Burcu yine saçıyla başıyla oynamaya başlamıştı. 
Burcu verdiğim soruları çözerken, ben de Burcu’nın tişörtüne zor 
sığan göğüslerini kesiyordum. Bir ara Burcu kalemini düşürdü ve 
kalem dolabın altına doğru gitti. Burcu kalkıp, resmen önümde 
domalarak, kalemi almaya çalıştı. Altına giydiği tanga külotuna 
kadar görüyordum ve benim yarak çadırı kurdu tabii. Biraz aradıktan 
sonra kalemi buldu. Bana bakarak sinsice güldükten sonra yerine 
oturdu ve tekrar derse devam ettik. Ama benim aklım o tangalı 
götünde kalmıştı.
Yaklaşık 45 dakikadır ders yapıyorduk ki, Aynur abla beni çağırdı. 
Şık bir kıyafet giymiş, makyaj yapmış, süslenmiş püslenmişti. 
“Emreciğim, biz çıkıyoruz, Halit’in bir akrabasının düğününe 
gideceğiz, siz çalışmaya devam edin!” dedi ve elindeki zarfı verdi, 
“Ücretin burada!” dedi. Zarfı aldım, teşekkür edip Burcu’nın yanına 
geri döndüm. Dış kapının kapanma sesiyle birlikte, Burcu hemen 
kalktı, “Kısa bir ara verebilirmiyiz, birşeyler içmek istiyorum!” 
diyerek odadan çıktı. Az sonra da seslendi, “Mutfağa gelsene, sen ne 
içmek istiyorsun?” diye. Kalktım gittim yanına. Dolaptan kola 
çıkarmıştı. “Ben de kola içeyim ozaman.” dedim. Bana da bir bardak 
doldurup verdikten sonra pencereden baktı, “Gittiler! Dur, kolanın 
içine biraz babamın viskisinden koyalım! Bizimkiler yokken ara sıra 
yapıyorum, çok güzel oluyor!” dedi, cevabımı beklemeden salona 
gitti.
Viski şişesini kaptı geldi, ikimizin kolasına da biraz viski ekledi. 
Büyük bir yudum aldıktan sonra, “Sigaran varmı, versene, yanında iyi 
gider!” dedi. Yanılmamıştım, annesinin babasının yanında uslu kızı 
oynuyordu. Ama bu kız fırlamanın önde gideniydi, Şeytana pabucunu 
ters giydirirdi. Sigara paketini ve çakmağı cebimden çıkardım, 
“Annen baban biliyor mu içtiğini?” diye sordum. “Manyakmısın, 
bilmiyorlar tabii ki!” deyip paketi ve çakmağı elimden aldı ve 
“Uyuzluk yapıp söylemeyeceksin dimi?” diyerek bir sigara yaktı. Bir 
fırt çekip dumanı üfledi ve yaktığı sigarayı bana verdi, kendine 
birtane daha yaktı. İyice kanaat getirmiştim, bu kızdan herşey 
beklenirdi. Sigaralarımızı ve viskili kolalarımızı içerken, “Keşke 
okuldaki hocalar da senin gibi olsa, çok kafa adamsın, üstelik çok 
yakışıklısın!” dedi. “Teşekkür ederim, ama şimdi dersimize dönelim, 
hadi söndür sigaranı!” dedim. Sigaralarımızı söndürüp, 
içeceklerimizi bitirdik ve dersin başına döndük.
Bir saat daha çalıştıktan sonra, ödevlerini verdim ve gitmek için 
izin istedim. Burcu beni kapıya kadar uğurlamak için önümden 
gidiyordu. Koridorda götünü kıvırtarak yürürken, benim yarak yine 
çoktan kalkmış, çadırı kurmuştu. Tam dış kapıya yaklaşırken Burcu 
(kasıtlı olarak) birden durunca, ben de onun arkasına yaslanmak 
zorunda kaldım ve direk gibi dikilmiş yarağım götüne dokundu. Burcu, 
“Biliyordum!” diyerek döndü ve elini önüme attı, pantolonumun 
üstünden sikimi tuttu. Ben şaşkınlıktan birşey diyemeden, Burcu 
kemerimle pantolonumun düğmesini açarak, elini boxerimden içeriye 
soktu ve yarrağımı okşamaya başladı.
Afallamam geçince Burcu’nın dudaklarına yumuldum. Düne kadar götünü 
düşünerek 31 çektiğim kızla sevişmeye başlamıştım. Acayip tahrik 
olmuştum ve yarrağım da Burcu’nın elinde zonkluyordu. Burcu öpüşmeyi 
bırakıp, “Rahatlatalım şunu!” dedi, pantolonumu boxerimle birlikte 
dizlerime kadar indirdi. Yarrağımı görünce şaşırmıştı, “Oha, bu ne 
böyle! Okuldakilerinkinden hem uzun hem kalın!” diyerek önümde 
çömeldi ve yarrağımı biraz inceledikten sonra ağzına alıp yalamaya, 
emmeye başladı.
Yarrağımı harika yalıyordu, acayip zevk alıyordum. Arada yarrağımı 
ağzından çıkartıyor ve 31 çekmeye başlıyor, o arada taşaklarımı 
yalıyordu. Yarrağımı tekrar ağzına aldığında fazla dayanamayacağımı 
anladım ve Burcunın kafasını iki elimle tutup kendime doğru çektim 
ve böğürerek ağzına patladım. Döllerimin çoğu gırtlağından direkt 
midesine gitti. Boşalmamın bitmesi oldukça uzun sürmüştü, Burcu tam 
bitti diye düşünürken yeniden fışkırıyordu döllerim. Küçücük ağzına 
büyük gelen yarrağımı gırtlağına kadar bastırdığım için, Burcu zorla 
nefes alıyor, öğürüyor, gözlerinden yaş geliyordu. Bacağımı 
çimdikleyince yarrağımı ağzından çektim.
Burcu derin bir nefes alıp, “Havyan, öldürecektin beni!” dedi. Ben 
tam özür dileyecekken, Burcu gülümseyerek, “Az kalsın boğuluyordum, 
birdaha yapma böyle!” dedi. Sonra yarağımın başına tükürdü ve 
yarağımı 31 çektirir gibi sıvazlamaya başladı. Gözlerime bakıp 
sırıtmaya başlayınca, “Ne oldu, neden sırıtıyorsun?” diye sordum. 
“Bunu okuldaki kızlara anlatsam inanmazlar amına koyum! Eminim 
hiçbiri böylesini görmemiştir!” dedi. Yarağımı biraz daha 
sıvazladıktan sonra, “Hadi yıkayalım şunu, işimiz bitmedi daha 
bununla!” dedi. Ben pantolonumu ve boxerimi tamamen çıkardım ve 
banyoya gittik. Ben yarrağımı yıkarken, Burcu da ağzını yüzünü 
yıkadı. Ardından elimden tutarak beni odasına götürdü.
Beni ittirerek sırtüstü yatağa yatırdı. Ardından bacaklarımın 
arasına geldi ve yatakta domalarak, inik yarrağımı yalamaya başladı 
tekrardan. Ben arada başımı kaldırıp Burcu’nın yalayışına 
bakıyordum. Burcu bir süre yarrağımı yalayıp kaldırdıktan sonra 
bıraktı ve gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Ben bu arada 
doğruldum ve Burcu’nın üzerindeki tişörtü çıkartarak, südyeninin 
üstünden göğüslerini okşamaya başladım. Dik ve beyaz göğüsleri, çoğu 
yetişkin kadınınkinden daha büyük ve güzeldi. Südyenini çıkarttım ve 
göğüslerini yalamaya başladım. Göğüslerinin uçlarını yalıyor ve 
ısırıyordum. Bu arada Burcu’yı kaldırıp kucağıma oturttum ve 
kalçalarını yoğurmaya başladım.
Burcu’nın göğüslerini bir süre yaladıktan sonra önümde çömelttim ve 
yarağımı göğüslerinin arasına sokarak git gel yapmaya başladım. 
Sonra Burcu’yı elinden tutup kaldırdım ve yatağa yatırdıktan sonra 
eteğini çıkarttım ve külotunun üstünden amıyla oynamaya başladım. 
Bir süre amını külotunun üzerinden yaladıktan sonra külotunu 
çıkardım. Pespembe ve yeni traşlanmış bir amı vardı, hemen yalamaya 
başladım. Şimdiden amı sulanmıştı bile. Amını yalarken arada 
klitorisini emiyor, yalıyor ve dil atıyordum. Burcu kudurmuş gibi 
inliyor, “Hadi yarağını sok!” diyordu. Yarrağımın başını 
tükürükleyip amına getirdim, ama o anda bakire olup olmadığı aklıma 
takılınca geri çektim ve “Bakire misin?” diye sordum. “Hayır 
değilim, sok hadi!” dedi.
Burcu’nın amına yarrağımı yeniden dayadım ve tam yüklenecekken, 
“Seninki çok büyük, lütfen yavaş sok!” dedi. “Tamam!” dedim ve 
yarrağımı yavaş yavaş içine sokmaya başladım. Her ilerleyişimde, 
Burcu biraz daha yüksek sesle inliyordu. Ve en sonunda kökünü 
buldum. O anda Burcu sırtıma tırnaklarını geçirmiş, bacaklarını 
belime dolamış, beni kendine çekiyor ve hareket etmemi engelliyordu. 
İçinde biraz bekledikten sonra alışmış olmalı ki gevşedi. Yavaş 
yavaş içinden çıkmaya başladım ve tekrardan girdim. Alıştıra 
alıştıra amını sikmeye başladım. Burcu arada dirsekleriyle destek 
alarak kafasını kaldırıp beni izliyor, bazen de dayanamayıp geri 
yatıyordu. Dibine kökledikçe inlemeleri çığlıklara dönüşüyordu. 
Bacaklarını omzuma aldım sikmeye devam ettim. Sertçe amına sokuyor 
ve ona çığlık attırıp, çığlık atışını izliyordum.
15 dakika kadar amını öyle siktikten sonra içinden çıktım. Burcu’yı 
yataktan kaldırdım ve önümde domalttım, çıkık kalçaları daha da 
çıktı. Kalçalarını tutarak yarrağımı yine amının deliğine dayadım. 
Yarrağıma alışmıştı amı artık, bir hamlede kökledim. Burcu yine bir 
çığlık attı. Ben yavaş yaavaş pompalamaya başladım. Az sonra Burcu, 
“Daha sert, daha hızlı!” gibi sözler söylüyordu. Ben tabii hemen 
hızlanmaya başladım. Sertçe sikiyordum. Yarrağımı her köklediğimde 
kalçaları sallanıyor ve dalgalanıyordu. Bir süre sonra Burcu 
titremeye başladı ve Orgazm oldu.
Benim ise daha boşalmaya niyetim yoktu. Burcu’nın amından çıktım ve 
yarrağımı ağzına vererek yalatmaya başladım. Burcu yarrağımı 
yalarken ona sordum, “Arkadan yaptın mı hiç?” diye. “Hayır, 
yapmadım!” dedi. “Yapmak istermisin?” dedim. “Bilmem ki, acıyor diye 
duydum!” dedi. “Korkma acımayacak, söz!” dedim. Önce götünü 
yalayacaktım, onun için Burcu’yı sırt üstü yatırarak, bacaklarını 
açıp kendisine doğru ittirdim. Nasıl yaladığımı görmesini istedim. 
Bu pozisyonda göt deliği iyice meydana çıkmıştı. Bir elimle amıyla 
oynarken, göt deliğini yalamaya başladım. Burcu acayip zevk alıyor 
gibi görünüyordu.
Götünü bir süre yaladıktan sonra, Burcu’nın pozisyonunu hiç 
bozmadan, yatağın başucuna uzandım, annesinin kremlerinden birini 
kaptım ve kremi göt deliğine yedirmeye başladım. Biraz da yarağımın 
başına sürdükten sonra, yarrağımı göt deliğine dayadım. Azıcık 
bastırmamla birlikte, yarrağımın başı rahatça götüne girdi. 
Burcu’nın yüzü ekşiyince durdum ve “Acıdı mı?” diye sordum. “Biraz 
acıdı!” dedi. “Dayanamayacaksan vaz geçelim istersen?” dedim. 
“Hayır, devam et! Okuldaki kızlar alışınca çok zevk verdiğini 
söylüyorlar! O orspular alıyorsa ben de alırım!” dedi. “Peki!” dedim 
ve sertçe bastırarak kökünü buldum. Ama o anda Burcu’dan öyle bir 
çığlık çıktı ki, hemen elimi ağzına kapamak zorunda kaldım.
Elimle ağzını kapadığım Burcu’nın kocaman açılmış gözlerine bakarak 
götüne sertçe pompalıyordum. Burcu ısırınca elimi çektim, çekmemle 
birlikte de hayatımda hiç bir kızdan kadından yemediğim küfürleri 
yedim. “Amına koyduğumun ibnesi! Orospu çocuğu! Piç kurusu! Yavşak 
götveren…!” diye, bildiği tüm küfür repertuarını sıralıyordu. 
Birden tepem öyle bir attı ki, Burcu’nın saçını elime doladığım gibi 
asılarak, “Sus anasını siktiğimin orospusu!” dedim. Hem saçını 
çekiyordum, hem de götüne sert sert pompalıyordum. Tutturduğum 
tempoyla Burcu’nın götünü sikerken, klitorisiyle de oynuyordum. 
Çığlıklar, iniltiler, ahlamalar, ohlamalar, küfürler ve Burcu’nın 
orgazmları birbirine karışmıştı.
Yarım saat içinden çıkmadan götünü siktim ve boşalacağımı anlayınca 
götünden çıktım ve Burcu’nın baş ucuna doğru kayarak, yüzüne 
boşaldım. Yarağımdan çıkan son damla dölden sonra kendimi yatağa 
attım. Yorulmuştum. Burcu da bitmişti.
Biraz dinlenip, nefes alıp vermesi düzelince, Burcu yüzündeki 
dölleri parmağıyla sıyırıp ağzına götürüp yalamaya başladı. 
Parmağındaki dölü her yaladıktan sonra, “Mmmmmh!” diyor ve 
sırıtıyordu. Herhalde götünün acısı geçmiş olmalıydı, “Ne 
sırıtıyorsun yine, hoşuna gitti galiba?” dediğimde, “Kaç kez orgazm 
oldum hatırlamıyorum! Bu zamana kadar sikiştiklerimin içinde en 
iyisi sendin. Harika sikiyorsun! Hem yarrağın büyük, hem de erken 
boşalmıyorsun!” gibi sözler söyleyerek beni övüyordu.
İkimiz de terden yapış yapıştık. Burcu’yı elinden tutup kaldırdım, 
banyoya götürdüm, birlikte duş aldık. Banyodan çıkınca biraz çıplak 
oturduk, öpüştük, elleştik. Herşey okadar güzel ve zevkliydi ki, hiç 
eve gidesim gelmiyordu. Gerçi vakit daha öğlendi ve annesi babası 
düğündeydi, ama ne olur ne olmaz, erkenden gelecekleri falan 
tutabilirdi. O şekilde yakalanırsak hiç iyi olmazdı. Onun için 
giyinip, istemeye istemeye evime gittim. Halen yorgunluk hissettiğim 
için, hemen kendimi yatağıma atarak güzel bir uyku çektim.
Gece saat 21:00 gibi kalktım. Lavaboda yüzümü yıkarken kapı çaldı…
Kapıyı açtığımda Burcu elinde bir poşetle karşımda duruyordu. 
Şaşırmıştım, “Hayırdır?” dedim. Gülerek, “Beni içeri davet 
etmeyecekmisin?” dedi. Hemen içeriye aldım ve salona geçtik. 
Burcu’nın yürüyüşü değişmişti, “Oklava yutmuş gibi yürüyorsun!” 
diyerek takıldım. O da, “Oklava yutmadım, ama oklava gibi yarrak 
yedim amına koyum!” diyerek koltuğa yavaşça oturdu ve oturmasıyla 
birlikte, “Ahhh! Götüm acayip sızlıyor amına koyum!” dedi. Ben halen 
Burcu’nın niye geldiğini merak ediyordum, “Anlatsana, ne işin var bu 
saatte?” dedim. “Babamlar telefon etti, düğünden geç geleceklermiş. 
Ben de bu gece kızarkadaşımda kalacağım diyerek izin aldım! Bu gece 
burdayım, senin için sorun olmaz dimi?” dedi. “Niye sorun olsun ki?” 
dedim. “Ne bileyim, sevgilin falan gelmez dimi?” dedi. “Yok, 
sevgilim falan yok!” dedim. Burcu bu cevabıma sevinmişti, “İyi iyi! 
Bak ne getirdim!” diyerek elindeki poşeti verdi.
Burcu bana gelmeden önce markete uğramış, en kalitelisinden bir şişe 
Viski almış. Ben de kalkıp mutfakta, meze, çerez falan hazırladım, 
buz ve kola getirdim. Masayı kurup içmeye başladık. Burcu’ya sordum, 
“Yarın Pazartesi, sen okula gitmeyecekmisin?” diye. “Yok ya 
gitmeyecem amına koyum! Okulun kapanmasına 3 hafta falan kaldı, 
zaten herkes asıyor okulu!” dedi. İçkilerimizi yudumlarken, ben bir 
elimi Burcu’nın bacağına, amına yakın bir yere koyup okşamaya 
başladım. Yarağım sertleşmişti. Arada sırada öpüşüyorduk ve içmeye 
devam ediyorduk. İçkinin verdiği rahatlık ikimizde de 
hissediliyordu. Burcu da elini önüme atmış, yarağımla oyunuyordu. 
Bir ara gözlerimin içine sinsi sinsi bakıp sırıtarak, “Bir kız daha 
istermisin?” dedi.
Bu soru kaşısında afallamıştım. “Ne kızı?” diye sorduğumda, Burcu, 
“Sikmek için diyorum, bir kız daha istermisin diye soruyorum!” dedi. 
Cevap vermeden önce Burcu’nın ne yapmaya çalıştığını çözmeye 
çalışıyordum. Burcu bu birkaç saniyelik suskunluğumu başka birşeye 
yorumlamış olmalı ki, “Bana bak, sen de beni siken herkes gibi, bana 
aşık olduğunu, beni sevdiğini falan söyleyip herşeyi piç etme amına 
koyum! Çağırayım mı kızı, ne diyorsun?” dedi. Bende artık film 
kopmuştu, “Çağır gelsin amına koyum!” dedim. Burcu hemen telefonunu 
aldı ve birini aradı, “Bizim dairenin tam karşısındaki daireye gel!” 
dedi. Burcu telefonu kapatınca, “Kim bu gelecek kız?” diye sordum. 
“Gizem, okuldan bir arkadaşım, iki sokak ilerde oturuyor. Güzel 
kızdır, esmer güzeli. Taş gibi de götü var orospunun!” dedi.
Burcu bu dediğiyle beni iyice heyecanlandırmıştı. Ben gelecek kızı 
merakla beklerken, Burcu’yla ufaktan içkimizi yudumluyor ve 
öpüşmeye, elleşmeye devam ediyorduk. Aradan 15-20 dakika falan 
geçtikten sonra nihayet kapının zili çaldı. Heyecanla kalkıp kapıyı 
açtığımda, karşımda 1.80 boylarında, esmer, büyük göğüsleri ve çıkık 
kalçaları olan acayip çekici bir kız duruyordu. “Merhaba ben Gizem, 
Burcu burada mı?” dedi. Nerdeyse güzelliği kaşısında dilim 
tutulacaktı, zor bela, “Evet, içerde, geç!” diyebildim. Burcu da bu 
arada Gizemi karşılamak için salonun kapısına kadar gelmişti, “Nerde 
kaldın orospu, sana taş gibi yarrak buldum!” dedi ve Gizem’in 
dudaklarına yumuldu. İkisinin de elleri birbirinin kalçalarını 
okşayarak, ayakta 3-4 dakika dudak dudağa öpüştüler. Ben yanlarında 
dikilmiş, hayretle bu manzarayı seyrederken, o kadar tahrik olmuştum 
ki, benim yarrak anında çadırı kurmuştu. İzlerken nerdeyse 
boşalacaktım.
Burcu Gizem’le öpüşmeyi bırakıp, elini eşofmanıma attı, boxerimle 
birlikte indirdi ve yarrağımı ortaya çıkardı. Yarağımı tutup, 
Gizem’e, “Nasıl, dediğim kadar varmıymış?” diye gösterdi. Gizem de, 
“Harbiden kalınmış!” diyerek, elini yarrağıma attı ve sıvazlamaya 
başladı. Gizem yarağımla ilgilenirken, Burcu da şimdi benle 
öpüşüyordu. Salonun girişinde ayaktaydık, Burcu solumda, Gizem 
sağımda dikiliyordu. Bir elim Burcu’nın götünde, diğer elim de 
Gizem’in götündeydi. Sonra Gizem yere çömelip yarrağımı yalamaya 
başladı. Saçlarını tutup Gizem’in kafasını yarrağıma doğru 
bastırıyordum. Gizem de Burcu gibi 17’sinde anca vardı, ama 40 
yıllık orospular gibi profesyonelce yalıyordu yarağımı. Burcu da 
benle öpüşmeyi bırakıp çömeldi, o da yalamaya başladı. İki tane 
fıstık gibi kız önümde çömelmiş, yarağımı yalamak için yarışıyordu 
sanki. Müthiş bir manzaraydı.
Müdahale etmesem beni boşaltana kadar yalayacaklardı. İkisini de 
saçlarından tutup ayağa kaldırdım ve yatak odama götürdüm. Üzerimde 
kalan tek parça giysi olan tişörtümü de çıkarıp, soyunmakta olan 
kızlara yardım ettim. Onlar da benim gibi çırılçıplak kalınca, ben 
ortalarında olmak üzere yatağa uzandık. Bir Gizem’in göğüslerini, 
bir Burcu’nınkileri yalıyordum. İkisinin de göğüsleri sert ve 
dimdiktiler. Sonra Gizem’i yüzüstü yatırdım ve kalçalarını okşamaya, 
yoğurmaya başladım. Gizemin pamuk gibi beyaz götü vardı, resmen 
hayran kalmıştım. Dayanamadım, poposuna birkaç şaplak attım, anında 
kızarmıştı. Kızaran yerlerini öpüyor, hafif hafif ısırıyordum. 
Gizemi tekrar sırt üstü çevirdim ve amını yalamaya başladım. O 
sırada Burcu yine Gizem’le öpüşmeye başladı. Gizem zevkten uçuyor 
olmalıydı.
Az sonra Gizem Burcu ile öpüşmeyi bırakıp, “Yarrağını sok amıma, 
hadi!” dedi bana. Ben Burcu’ya sorarcasına baktım, Burcu anlamıştı 
derdimi, “Merak etme bakire değil, istediğin gibi sikebilirsin 
orospuyu!” dedi. Duymak istediğim şey buydu, yarrağımı Gizem’in 
amına getirip, bir hamlede soktum. Gizem ufak bir çığlık atınca, 
Burcu Gizem’e, “Sus orospu, kalın yarak diye ölüyordun ya amına 
koyum!” deyip, eliyle ağzını kapadı. Ben Gizemin amına girip çıkmaya 
başladığımda da, Burcu Gizem’in suratına otur gibi çömelip, amını 
ağzına dayadı. Burcu’ya 69 olmasını söyledim. Burcu yüzü bana doğru 
Gizemin üzerine yattı. Ben de yarrağımı Gizem’in amından çıkarıp 
Burcu’nın ağzına veriyor, yalatıp sonra yine Gizemin amına 
sokuyordum.
Gizem bir süre sonra inleyerek Orgazm oldu. Şimdi yarrağım vıcık 
vıcık olmuş amına daha kolay girip çıkıyordu. Gizemi biraz daha 
siktikten sonra amından çıktım. Burcu’yı, zevkten bayılmış gibi 
yatan Gizem’in yanına yatırdım ve amını yalamaya başladım. Burcu’nın 
amını yalarken göt deliğini de parmaklayarak açıyordum. Zaten sikim 
aşırı kaygan olmuştu, götünü biraz daha parmakladıktan sonra 
yarrağımı Burcu’nın göt deliğine dayadım ve ittirmeye başladım. 
Yarrağım götüne girerken Burcu çığlık atacak gibi olduysa da, 
parmaklarımı ağzına sokarak susturmaya çalıştım. Yarrağımın hepsini 
götüne soktup içinde biraz bekledim. Burcu’nın götü biraz alışınca 
sikmeye devam ettim. Her dibine kadar sokuşumda Burcu böğürür gibi 
ses çıkarıyordu. Bir süre sonra Burcu’nın götünden çıktım ve amına 
girmeye başladım. Arada bir amından çıkıp götüne, götünden çıkıp 
amına sokuyordum ve Burcu bundan acayip zevk alıyordu. Burcu Orgazm 
olunca, ben de fazla dayanamadım ve göbeğine, göğüslerine doğru 
fışkırarak boşaldım.
Burcu yarağımı yalayıp temizledikten sonra, banyoya duş almaya 
gitti. Gizem’i kendime doğru çekip yüzüstü çevirdim ve kalçalarını 
öpmeye başladım. Yastıklardan birini karnının altına koydum. Götü 
dikilmişti şimdi, götünün yanaklarını ayırıp, göt deliğini yalamaya 
başladım. Yarağım yeniden sertleştiğinde Gizem’in muhteşem götünü de 
sikecektim. Dilimi götüne her soktuğumda, Gizem zevk aldığını belli 
eden inlemeler çıkarıyordu. Daha sonra dilimin yerini parmağım aldı. 
Daha önce götten siktirdiği hemen belli oluyordu, iki üç parmağımı 
sokuyordum ve gıkı çıkmıyordu. Gizemin götünü parmaklarken, Burcu da 
duşunu almış yanımıza gelmişti. Burcu Gizem’in poposuna bir şaplak 
atıp, “Hadi iyisin orospu, götten de yiyeceksin!” dedi. Parmaklamayı 
bırakıp, Burcu’ya Gizem’in götünü yalattırmaya başladım ve bir süre 
öyle izledim. Acayip tahrik ediciydi, yarrağımın yeniden sertleşmeye 
başladığını hissediyordum.
Sonra Burcu’nın saçlarını elimle toplayıp, yarrağımı ağzına verdim 
ve sakso çektirmeye başladım. Yarrağım iyice kalktıktan sonra 
Burcu’ya Gizem’in götünün yanaklarını ayırmasını söyleyip, Gizemin 
götüne yanaştım. Yarrağımın başını göt deliğine dayayıp bir hamlede 
soktum. Yanılmamıştım, Gizem’in götü yarak yemeye alışıktı, ağzından 
sadece derin bir, “Ohhhh!” çıkmıştı. Kasıklarından tutarak Gizem’in 
götünü sikmeye başladım. Burcu arada sırada yarağıma ve Gizem’in göt 
deliğine tükürüyordu. Bir ara Burcu arkama elini atıp, taşaklarımı 
avuçladı ve yoğurmaya başladı. Müthiş bir duyguydu, acaip zevk 
alıyordum ve gittikçe hızlanıyordum. Gizemin götünü saatlerce sikmek 
isterdim, fakat fazla dayanamadım ve böğürerek götüne boşaldım. 
İçinde biraz daha kalıp götünden çıktım ve kendimi yatağa attım. 
Gizem halen ufak ufak inliyordu. Biraz dinlendikten sonra Gizem’le 
duşumuzu aldık. Sonra üçümüz birlikte yatarak uyuduk.
Sabah mutfaktan gelen çatal kaşık tabak sesleriyle uyandığımda 
yatakta tek başımaydım. Biraz sonra kızlar gelip beni kahvaltıya 
çağırdılar. Üzerlerinde sadece tişört ve altlarında tangaları vardı. 
Kalktım, boxerimi giydim, elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim, 
beraber kahvaltı yaptık. Kahvaltıdan sonra bunları birer kez daha 
siktim ve gönderdim.
Akşama doğru Burcu beni aradı ve damdan düşer gibi, “Sana iş buldum, 
hemde babamın burdaki şirketinde!” dedi. Ben de, “Teşekkür ederim, 
ama torpille gireceğim bir işi kabul edemem!” dedim. Burcu, “Yapma 
işte böyle amına koyum! Hem torpil değil ki bu! Bu sabah sen uyurken 
Gizem’le ortalığı biraz toprlayalım dedik, salonda senin şirketlere 
gönderdiğin bir müracaat formunu bulunca, yanıma aldım ve bugün 
babama gösterdim. Babam da okuyup, vasıflarını uygun buldu ve seni 
işe almaları için personel şefine talimat verdi, 3.500 TL maaşla 
başlayacaksın! Çarşamba günü personel şefiyle usulden bir mülakat 
yapacaksın! Tamam mı?” dedi. Bir süre düşündükten sonra kabul ettim.
Çarşamba günü Halit amcanın Ataşehir’deki şirketine giderek personel 
şefiyle görüşmeye girdim. Oradaki mülakatı da geçtikten sonra, 
Burcu’nın dediği gibi 3.500 TL maaşla işe başladım. Artık her gün 
işe gidiyordum ve düzenli bir hayatım olmuştu. Dayımı da arayarak, 
artık işe girdiğimi haber verdim. Dayım çok sevindi.
Bir ay falan sonra, Halit amca beni evlerine akşam yemeğine çağırdı, 
konuşmak istediği bir konu varmış. Yemekte Halit amca, “Emreciğim, 
bizimkiler yaz tatiline gitmek için yanıp tutuşuyorlar, ama ben 
yarın Almanya’ya gitmek zorundayım. Sana şirketten izin çıkartacağım 
ve sen bizimkilerle 2 haftalık bir tatile çıkacaksın, tamam mı? 
Merak etme tatil süresince maaşın devam edecek!” dedi. Ben hemen, 
“Tamam Halit bey!” dedim. O da, “Sadece işyerinde Halit bey dersin, 
burada Halit amca diyebilirsin!” dedi. Tatile bir hafta sonra 
çıkacaktık.
İşe başladığımdan beri Burcu’yı (veya Gizem’i) birdaha sikememiştim, 
azgınlıktan kuduruyordum resmen. Ama tatile çıkınca ilk fırsatta çok 
fena sikecektim Burcu’yı!
Sonunda tatile çıkacağımız gün gelip çatmıştı. Sabah saat 6:30 gibi 
uyandım. Bavulum zaten hazırdı. Duşumu alıp giyindikten sonra, söz 
verdiğim gibi saat tam 7:00’de Burcu’ların ziline bastım. Kapıyı 
bana Aynur abla açtı ve şok oldum o anda. Aynur ablanın üstünde tek 
parça kırmızı bir gecelik vardı. “Hoşgeldin Emreciğim, gel içeriye!” 
dedikten sonra, arkasını dönerek banyoya doğru yürüdü. Kalçaları ve 
tanga külodu gecelikten harika bir şekilde belli oluyordu. Ben 
içeriye geçtim ve kapıyı kapadım. Aynur abla, “Ben banyoya giriyorum 
canım, sen de Burcu’yı kaldır!” dedi. “Tamam Aynur abla!” diyerek 
Burcu’nın odasına gittim. Kapısı aralıktı.
Burcu kısa bir pijama altı ve askılı bir bluzla yatıyordu. 
Kalçalarını iyice geriye attığından, götünün şekli davetkar bir 
halde meydana çıkmıştı. Burcu’nın kalçasını avuçlayıp biraz okşadım 
ve pijama üzerinden poposuna bir öpücük kondurup, arkasına yattım. 
Pantolonumun önüne çadırı kurmuştu, yarrağımı kalçalarına dayayarak, 
kulağına, “Burcu! Hadi uyan!” diye seslendim. Burcu dönüp, “Uyanığım 
zaten, kapının zilini çaldığında uyandım!” dedi sırıtarak. Birkaç 
dakika yatakta öpüştük, elleştik. Banyodan gelen su sesi kesilince 
kalktık salona geçtik. Aynur abla banyodan bornozla çıktı ve 
giyinmek için yatak odasına gitti. Bu sefer Burcu girdi duş almak 
için. Az sonra Aynur abla giyinmiş halde odasından çıkarak, 
“Emreciğim hadi gel mutfağa, biz kahvaltıya başlayalım!” dedi. Burcu 
da duşunu aldıktan sonra geldi kahvaltıya katıldı.
Kahvaltımız bitmek üzereyken Aynur ablaya telefon geldi. Aynur abla, 
“Tamam, iniyoruz!” deyip telefonu kapadıktan sonra hep beraber 
bavulları alıp aşağıya indik. Şirket çalışanlarından bir eleman 
güzel bir araba getirmiş aşağıda bekliyordu, arabayı Aynur anlaya 
teslim edip gitti. Biz bavulları yerleştirdikten sonra, Aynur abla 
direksiyona geçti. Ben de ön tarafa, Aynur ablanın yanına binecektim 
ki, “Araba kullanırken yanımda bir erkek olursa sinirli oluyorum!” 
diyerek arkaya binmemi istedi. Bu benim Burcu’yla oynaşma fırsatımı 
arttırmıştı, ama fazla birşey yapamazdık, Aynur abla aynadan 
görebilirdi.
Yolculuğa başladıktan yarım saat sonra, Burcu Laptopuna kulaklık 
takıp, kulaklığın bir tanesini de bana verdi, diğerini kendi taktı. 
Böylece filmin sesi annesine duyulmuyordu, pornofilm izlemeye 
başladık. Burcu’daki porno arşivi benim bilgisayarda bile yoktu. Ben 
sağ tarafta oturuyordum, Laptop Burcu’nın kucağındaydı ve ben rahat 
seyredeyim diye Burcu bana doğru yanaşmıştı. Annesi aynadan baksa 
bile benim sadece belden yukarımı görebilirdi. Filmi izlerken 
yarrağım kazık gibi oldu. Fermuarı açarak yarrağımı çıkarttım, Burcu 
da annesine çaktırmadan elini attı, yarrağımı okşamaya başladı. 
Okadar heycanlıydı ki, boşalmamak için zor tutuyordum kendimi.
Ama sonunda fazla dayanamayacağımı anlayıp Burcu’nın elini çektim 
sikimden ve kola içmek için yanımıza almış olduğumuz karton 
bardaklardan birini alıp içine boşaldım. Yarağımı yerine yerleştirip 
fermuarımı kapadım. Tam elimdeki döl dolu karton bardağı çöp 
poşetine atacaktım ki, Burcu bardağı elimden aldı ve “Kola 
doldururmusun Emre abi?” dedi. İnanamıyordum, bu kız şeytana 
pabucunu ters giydiriridi resmen. Doldurdum kolayı, fırlama Burcu da 
gözlerime baka baka içti hepsini. Sonra da Filmden sıkıldığını 
söyleyerek Laptopu benim kucağıma verdi ve kendisi sol tarafa, tam 
annesinin koltuğunun arkasına yanaşıp, dışarıyı seyrerdiyormuş gibi 
yaparak, elini amına attı ve okşamaya başladı. Orgazm olana kadar da 
devam etti. Sonra uslu uslu oturduk.
2 saattir yoldaydık. Aynur abla, “Emre çok yoruldum, gel sen kullan 
biraz!” dedi ve arabayı kenara çekti. Yer değiştirdik, arabayı ben 
kullanmaya başladım. 2 saate bir yer değişerek, en sonunda 
Antalya’daki otele vardık. Halit amca hepimize ayrı ayrı birer oda 
tutmuştu, hiç bir masraftan kaçınmamıştı. Hemen odalarımıza çıktık. 
Odalarımıza yerleştikten sonra Aynur ablanın odasında buluştuk. 
Aynur abla, “Ben aşağıda bir masaj yaptıracağım, ardından gelir 
uyurum. Siz ne yapacaksınız?” dediğinde, biz de, “Dışarı çıkar 
dolaşırız herhalde, belki biraz havuza girer geliriz.” dedik.
Aynur abla odadan çıkar çıkmaz, ben Burcu’nın üstüne atladım. Burcu 
zaten yatakta oturduğu için hemen üstüne yatarak göğüslerini 
avuçladım ve bu arada öpüşmeye başladık. İkimiz de uzun zamandır 
sikişmemiştik ve yanıyorduk. Arabadaki boşalma beni kesmemişti ve 
bugün Burcu’yı evire çevire sikecektim. Burcu’nın hemen üstündeki 
bluzü çıkarttım ve südyensiz göğüslerine yapıştım. Göğüslerinin her 
yerini yalamaya başladım. Uçlarını arada bir sıkıyordum ve bir elimi 
de kısa eteğinin içine sokmuştum, külodunun üstünden amıyla 
oynuyordum. Göğüslerini bırakıp dudaklarına geçtim tekrardan ve yine 
ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık. Sonra Burcu benim pantolonumun 
düğmesini açarak çıkarttı ve boxerımı da indirerek sikimi ağzına 
aldı ve yalamaya başladı.
Harika bir şekilde yalıyordu ve sikimin hepsini boğazına kadar alıp 
bastırıyordu. Çıkan sesler beni daha fazla zevke getirmişti ve ben 
de Burcu’nın başından bastırarak daha sert yalamasına yardım 
ediyordum. Burcu sikimi öyle 5 dakika kadar yaladı ve ardından 
Burcu’yı tekrardan yatağa çıkartarak mini eteğini tek hamlede 
çıkarttım. Külotunu da yırtarcasına çıkarttıktan sonra hemen amına 
yumularak yalamaya başladım. Amı zaten ıslanmıştı ve ben yalamaya 
başlayınca Burcu iyice kendinden geçmeye başlamıştı.
Burcu’nın amının her yerini yalamaya çalışıyordum ve dilimlede içine 
giriyordum. Bir elimle klitorisiyle oynamaya başladım. Burcu ise 
kendini geriye atarak göğüslerini avuçlamış sıkıyordu. Burcu’nın 
amını yaladıktan sonra kalkarak yatağa yattım ve Burcu’yı üstüme 
alarak 69 pozisyonuna geldik ve öylece amını yalamaya devam ettim. 
Burcu da çılgınca benim yarrağımı yalıyordu. Burcu’nın amını 
yalarken arada göt deliğine de geçiyordum ve bu arada kalçalarını da 
okşuyordum. Burcu, “Hadi sok içime artık, dayanamıyorum!” deyince, 
ben hiç pozisyonumu bozmadan Burcu’yı bana sırtı dönük bir şekilde 
üstüme aldım. Sikimi amına soktuğum anda Burcu kendini bırakarak 
hepsini bir anda içine aldı.
Burcu orantısız bir şekilde inlemeye başladı ve ben de onun belinden 
tutarak hoplamasına yardımcı olmaya çalışıyordum. Arada o kadar 
şiddetli hopluyordu ki, yarrağım amından çıkıyor, ama Burcu eliyle 
hemen içine alarak hoplamaya devam ediyordu. Burcu bir süre daha 
öyle siktirdikten sonra orgazm oldu. Burcu orgazmın verdiği 
rahatlamayla biraz yorulmuştu, onu geriye doğru yatırarak öyle 
sikmeye başladım. Yorulsa bile sikişmek istiyordu Burcu. Bu da benim 
işime geliyordu, çünkü sikişsiz geçen kaç haftanın birikintisini 
atacaktım. Burcu’yı birazda öyle siktikten sonra üzerimden alarak 
yatağa sırt üstü yatırdım ve bir bacağını alıp omzuma koyduktan 
sonra amına geçirerek sikmeye devam ettim. Bu pozisyonda sertçe 
sikiyordum ve orgazmdan orgazma ulaştırıyordum Burcu’yı.
Sonunda ben de boşalacağımı anladım ve içinden çıkarak ağzına verdim 
sikimi. Ama ağzına boşalmayacaktım, sadece biraz zaman geçirmek 
istiyordum. Burcu yarrağımı yalarken ben de göğüslerini okşuyordum. 
Sonra yine amına geçerek yalamaya başladım. Amını biraz daha 
yaladıktan sonra, bu sefer Burcu’yı domaltıp, kayganlaşmış sikimi 
götüne dayadım ve bir hamlede soktum götüne. O esnada Burcu öyle 
bir, “Ahhhh!” çekti ki, içim gitti resmen. Yine de sertçe götüne 
pompalamaya başladım. Burcu’nın sıcacık ve dar göt deliğinin içinde 
deli gibi gidip geliyordum. Fakat artık fazla dayanacak halim 
kalmamıştı, en sonunda tamamen yüklenerek Burcu’nın götüne oluk oluk 
boşaldım. Bir süre öyle kaldık, sonra yatağa uzandık, birer sigara 
yaktık.
Sigaralarımızı içerken tedirgindim, Burcu’ya, “Annen gelip bizi 
böyle görmesin?” dedim. Ama Burcu hiç istifini bozmadan, “Annem şu 
anda kim bilir kimlere siktiriyordur kendini!” dedi. Ben tabii şok 
oldum, “Saçmalama!” dedim. Burcu bana bakıp güldükten sonra, “Ne 
sanıyorsun amına koyum? Babam sürekli iş nedeniyle ülke ülke, şehir 
şehir dolaşıyor, gittiği yerlerde sikmediği karı kız kalmamıştır! 
Annemin de rahatlaması için birileriyle sikişmesi şart, senenin 6 
ayı sikişmeden duracak hali yok ya!” dedi. Ben ne diyeceğimi bilemez 
haldeydim. Burcu sigarasından bir fırt çektikten sonra başını 
göğsüme koyup, “Aslında annemin seninle sikişmesini çok isterim, 
senin annemi tam anlamıyla tatmin edeceğinden eminim!” dedi. 
Burcu’yı tanıdığım kadarıyla bu anlattıklarında gayet samimiydi.
Sigaralarımız bitince Burcu elbiselerini giyinmek için yataktan 
indi, ama ayağa kalkmasıyla yatağa oturması bir oldu. “Beni götten 
sikişinde hep böyle oluyorum amına koyum. Senden önce hiç götten 
yapmadığım için oluyor herhalde. Ama artık biraz daha az acıyor!” 
dedi. Ben hemen kalktım ve elbiselerini getirdim, önce onun 
giyinmesine yardım ettim, sonra ben de giyindim.
Annesinin odasından çıkmadan önce, otelin manzarasına bakmak için 
birlikte balkona çıktık. Otelin bahçesi çok büyüktü ve otelin özel 
plajına kadar uzanıyordu. Bahçede 3 adet de küçüklü büyüklü yüzme 
havuzu vardı. Büyük havuzun kenarındaki bara ilişti gözüm, çok 
kalabalıktı, bir sürü bikinili hatun vardı. Burcu’ya hatunları 
gösterip, “Ben bu oteli çok sevdim, fıstık gibi hatunlar var!” 
dedim. Bu lafımın üzerine Burcu, “İstersen sana birkaç tane kız 
ayarlarım!” dedi. Burcu’ya bakınca, “Ne bakıyorsun öyle amına koyum? 
Ciddiyim!” dedi. Ben de, “Ayarla ozaman amına koyum!” dedim.
İkimizde de hem yol yorunluğu, hemde sikiş yorgunluğu vardı. Vakit 
te geç olmuştu, odalarımıza dağıldık. Duşumu aldıktan sonra, daha 
yastığa kafamı koyar koymaz uykuya dalmışım.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder